Merhabalar değerli yatırımcılar,
Yatırımcılara temel piyasa bilgileri sağlayarak yatırım yaptıkları piyasanın işleyişi hakkında bilgi sahibi olarak özellikle piyasayla yeni tanışırken yaşaması muhtemel kötü hatıraları biraz olsun azaltmayı hedefleyen yazı serimizin yeni konusu “kaldıraç” ve “”teminat” olacak. Dikkatle takip etmeniz durumunda yazının sonunda kaldıraç nedir, nasıl çalışır, teminat nedir öğrenmiş olacaksınız.
Bu yazıda kaldıraçlı piyasalarla spot piyasaların arasındaki farkları ve kaldıraçlı piyasalardaki teminat konusundan bahsedeceğiz. Dikkatle takip etmeniz durumunda kaldıracın nasıl çalıştığı hakkında bilgi sahibi olacaksınız.
Bahsedeceğimiz piyasa çeşitlerinden ilki spot piyasa.
Spot piyasaya borsa, spot kripto paralar, gram altın, gram gümüş, fiziksel veya bankadan alacağınız dövizler örnek olabilir. Spot piyasalarda alım gücünüz tamamen sermaye ile limitlidir. Bakkaldan ekmek almak gibi, manavdan sebze almak gibi ne kadar paranız varsa o kadar ürün alabilirsiniz. Herhangi bir kredi, teminat söz konusu değildir.
Kaldıraçlı piyasalarının farkı ise çalıştığınız firma size varlığınızdan yani elinizdeki paradan daha fazla yatırım yapma şansı tanımasıdır. Kaldıraç oranı 1:10, 1:20, 1:100 şeklinde ifade edilir. Öncelikle kaldıraç nedir ondan bahsedelim;
İngilizce’de leverage olarak geçer, bir nevi borçla işlem yapmak olarak tanımlanabilir. Yani hesabınızdaki paranızı teminat olarak göstererek 1:10 kaldıraç alıyorsanız, o firma size sanki 10 katı paranız varmış gibi işlem yapma hakkı tanır. Bunun için hesabınızdan belli bir miktar teminat bloke eder, yazının ilerleyen bölümlerinde teminat kısmından da bahsedeceğiz.
Aşağıdaki örnekte bir spot piyasa işleminin sağladığı standart getiriyi görebilirsiniz. 1000 dolar sermaye ile spot piyasada tanesi 25 dolar olan bir üründen 40 adet alabiliyorsunuz, diyelim ki bu ürün %20 değer kazandı ve siz satmak istiyorsunuz. Tanesi 25 dolardı şimdi ise tanesi 30 dolara çıktı. Sizin 40 adet ürününüz var 30 dolardan 1200 dolar yaptı. Spot piyasada 200 dolar kadar yani paranızın %20’si kadar kar etmiş oluyorsunuz.
Bu işlem kaldıraçlı piyasada nasıl işliyor ona bakalım, 1:10 kaldıraç kullandığınızı düşünüyoruz, artık üründen 40 adet değil 400 adet alabiliyorsunuz. Yine aynı senaryo geçerli %20 değer kazandığını düşünelim, işlemi tamamladığınızda 400 adet ürününüz olduğu için 400 adet ürünü 30 dolardan sattığınız 12 bin dolarımız oldu. Yani aslında 1.000 dolar ile 10.000 dolarlık işlem yapıp 2 bin dolar kar elde etmiş oldunuz ki bu sizin 1.000 dolarlık hesabınızın %200’ine denk geliyor.
Kaldıraçlı piyasalarda unutulmaması gereken en önemli konu ise kaldıracın iki yönlü de geçerli olduğu gerçeğidir. Yani sizin lehinize çalışabildiği oranda aleyhinize de çalışacaktır. Yukarıdaki örnekte 2000$ kar ettiren işlem, fiyatın düşmesi durumunda aynı oranda zarar ettirecektir. Tabi örnekte kullanılan hesap 1000$ olduğu için firmanız 2000$ zarar etmenize izin vermeden erkenden işleminizi kapatacak ve kendisini koruyacaktır. Bu önemli ayrıntı ile birlikte teminat kısmına geçiyoruz.
Teminat nedir?
Teminat her işlemden önce kullanılan hesabın kaldıraç oranı ile de ilişkili olarak ana sermayede o işlem için bloke edilmiş rezerv anlamına gelir. Bunu kredi kartındaki provizyon olarak da düşünebilirsiniz. Burada firmanın amacı kaldıraçlı piyasada sizin hesabınızda bulunan ana paradan daha fazla kaybetmenizi ve firmayı bir nevi zarara uğratmanızı engellemektir. Aynı örnek üzerinden devam edersek sizin 1000$ hesabınız var ancak 2000$ kaybetme ihtimaliniz olan bir işlem açtınız. Aşağıdaki örnekte göreceğiniz üzere, işlem sizin lehinize ilerlerken herhangi bir sıkıntı yaşamayacaksınız ancak eğer işlem aleyhinize ilerlemeye başlarsa siz zararı durdur emrinizi her ne kadar 2000$ mesafeye koysanız da hesabınızda 1000$ bulunduğu için firma önlem alacaktır.
Bu önlemlerden ilki hesabınızdaki sermayenin %50 si eridiğinde size “Margin Call” uyarısı göndermek olacaktır. Bu uyarı size işlemlerinizin zarara doğru ilerlediğini ve devam etmesi durumunda sizin isteğiniz dışında işlemlerin kapatılacağını bildirir. Bu durumda hesabınıza ek sermaye aktarıp teminatınızı rahatlatabilirsiniz. Eğer herhangi bir müdehalede bulunmazsanız ve fiyat sizin aleyhinize ilerlemeye devam ederse, sermayenizin %20 veya %25’i kaldığında işlemler otomatik olarak kapatılır. Bu oran firmadan firmaya değişmekte ancak genellikle 20-25 aralığında olmaktadır.
Görselde de görüldüğü üzere işlemleriniz aslında sizin belirlediğiniz zararı durdur mesafesi olan 2000$ seviyesinde değil, daha öncesinde kapatılacaktır. Bunun sebebi hesabınızda bu işlemin zararını karşılayacak kadar büyük teminatınızın olmamasıdır. Hesabın kaldıraç oranı ne kadar büyükse işlem için istediği teminat yüzdesi o kadar düşer. Bu da yüksek kaldıraçlı hesaplara çok daha düşük teminatlarla işlem izni vermesi anlamına gelir.
Sonuç olarak her yerde görüp duyduğunuz yüksek kaldıraç tehlikelidir tezi aslında tam olarak doğru değildir. Kaldıraçlı piyasalarda da yatırımcı işlem hacmi vasıtası ile riskini belirler. Belirlenen riskin kaldıraçla herhangi bir ilişkisi yoktur. Yazının başından beri verdiğimiz örnekte belirlenen riskin 2000$ olması tamamen yatırımcının tercihidir. Yatırımcı riskini 2000$ yerine 100$ olarak belirleme özgürlüğüne sahiptir. Kaldıraç sadece düşük bir teminatla daha yüksek hacimde işlemler yapmanızı sağlayan bir araçtır. Her finansal platformda olduğu gibi başarılı olmak için işlem yaptığınız piyasa dinamiklerine hakim olmalı sermayenizi doğru yönetmeli, aldığınız risklerinizin kontrollü, hesaplı ve sınırlandırılmış olmasına dikkat etmelisiniz.
Sonraki yazımızda görüşmek üzere.
Saygılarımızla…